Hemen mekan sahibinin odasına doğru yöneldi ve kapısını çaldı. Adam odasında birkaç göbekli ve sinirli adamla sohbet ediyordu.
Bir an aklından nasıl tavır takınması gerektiğini geçirerek kibar bir ses tonu kullanmanın faydalı olacağını düşündü. Konuşmak için ağzını açtığı sırada mekan sahibi: “Abicim, senin geriye kalan ödemen yedi yüz lira.” Halil aslında altı yüz lira ödemesi gerektiğini biliyordu; ama misafirleriyle
birlikte mekanı hemen terk etmek istediği için hesapta yanlışlık olduğunu söylemeden ödemeyi yaptı ve hizmetten çok memnun kaldığını belirterek masaya döndü. Misafirlerin de toparlanmaya başladıklarını görerek bir nebze olsun rahatladı. İş
yerinden yemeğe katılan arkadaşları kaş göz işaretleri ve muzip bir gülümseme eşliğinde Halil’e bakıyorlardı.