Sahabîyi, «Ümmetin temel yapısı; kalbini, duygu ve düşüncesini peşin olarak O’na bağlayan ve sonra bu bağlanış etrafındaki hakikat dairesi üstünde dilediği gibi akıl atını koşturan ve artık hiçbir akıl sıkıntısı çekmeyen büyük insan örneği» olarak tarif eden Necip Fazıl, bu eserinde, «Sahabi keyfiyetinden bir pırıltı verebilmek gayesini gütmüş» ve alınlarında Sahabîlik nurunu taşıyan ebediyyet kahramanlarından bir kısmını örnekleştirmiştir.