Hayat bir oyundur ve bazen kazananı bir tesadüf belirler."
Adım Stephanie Plum. Evet, ben o meşhur kefalet memuruyum. Ardımda iki kızgın adam ve çözülememiş gizemli bir vaka bırakarak Hawaii tatilinden dönüyorum. Ama tüm dünya biliyor ki ben bir bela mıknatısıyım ve bu yolculuğu da sorunsuz atlatmam pek mümkün değildi. Çantamda Tom Cruise'a mı yoksa Ashton Kutcher'a mı daha çok benzediğini tam
çıkaramadığım bir adamın fotoğrafını buldum. Dananın kuyruğu da tam burada koptu zaten. Bu fotoğraf yüzünden peşime takılanların haddi hesabı yok.
Bir taraftan da içtiği aşk iksiri yüzünden yakaladığımız kapkaççıya âşık olan Lula ve beni sürekli evlendirmeye çalışan ailemle baş etmem gerekiyor. Hayatımdaki erkekler arasında hâlâ bir seçim yapamamış olmamı saymıyorum bile.
Kısacası macera devam ediyor ve bu hikâyenin adı geçen ünlülerle hiçbir ilgisi yok. Gerçekten.