Gerçek, bir çocuğun en içten gülüşü ya da bir sevgilinin öpüşüyle donanmış olarak seslenir bize; ama biz sevginin kapısını onun suratına çarpar ve sanki düşmanımızmış gibi davranırız.
Dünya kuruldu kurulalı bilinir; insan aşkın derinliğinin farkına, ancak ayrılık saati gelip çattığında varır.
Siz çoksunuz, oysa ben tekim. Bana dilediğinizi söyleyin ve yapın. Dişi koyun gecenin karanlığında kurtların avı olabilir... Fakat kanı, vadinin taşlarında tan ağarıp da güneş yükselene değin duracak!
Baskıya başkaldırmayan kişi kendine karşı adaletsizdir. Yoksa, ne çiçek ne de meyve veren bir ağaç mı olsaydım; çünkü verimli olabilmenin sancısı, kıraç olmaktan ağırdır; ve eli açık zenginin çektiği acı dilencinin sefaletinden beterdir...
Bana kulak ver ki, sana ses verebileyim.
(Tanıtım Bülteninden)